Romanın Adı Neden Fahrenheit 451?

Yazar Ray Bradbury meşhur romanı Fahrenheit 451' in adını nasıl buldu dersiniz?

Romanın Adı Neden Fahrenheit 451?

Ray Bradbury bir gün arkadaşıyla yürürken bir polis arabası yanaşır ve polis ne yaptıklarını sorar. ''Bir ayağımızı diğerinin önüne koyuyoruz,'' diye cevap verir Ray Bradbury. Polis, kendisine verilen cevap üzerine iki arkadaşın çok ciddi bir suç işleme niyetinde olduklarını anlamış olsa ki ikisini de sorguya çeker. Bu olay üzerine, masumluğunun durup dururken sorgulanmasına kızan Ray Bradbury bu öfkesiyle ''Yaya'' adlı kısa bir öykü yazar. Bu öyküyü yazdıktan aylar sonra Ray Bradbury bu kez bu yayayı alıp şehrin sokaklarında yürütür. Bastığı toprağı hisseden, göğe, yıldızlara bakan, rüzgarı koklayan ve yağmur yağınca ağzını açıp yağmur damlalarını yutmaya çalışan bir yaya. Aldığı kerosen kokusuyla az sonra köşeden bir itfaiyecinin dönüp kendi tarafına doğru yürüyeceğini bilen bir yaya. Bu yaya köşeden dönen itfaiyeci ile konuşur. İşi olarak bir yerlerde yangın çıkaran bir itfaiyecidir bu konuştuğu... Bu devam öyküsünün taslağını günler içinde yazan Ray Bradbury daha sonra bu öyküyü ''İtfaiyeci'' adlı kısa bir romana dönüştürür. Aklında güzel bir öykü vardır. Gelecekte kitapların yakılmasıyla ilgili bir öykü. Ofisi olmadığı için romanını tamamlamak için yer ararken, ''Eh, gelecekte kitapların yakılmasıyla ilgili bir roman yazmak için kütüphaneden daha iyi yer olur mu?'' diye düşünür. Böylece UCLA' nın (University of California, Los  Angeles - Californiya Üniversitesi, Los Angeles) Powell Kütüphanesinde yazmaya karar verir. Powell Kütüphanesinin bodrumunda, içine yarım saatte bir on sent atarak kullanılabilen bir daktilo ile yaklaşık dokuz günde ''İtfaiyeci'' adlı kısa romanını tamamlar. 

İkinci Dünya Savaşı sonrası ABD' deki siyasi gelişmelerin, soğuk savaşın, baskı ve sindirmelerin ve bütün bunlara bağlı olarak şekillenen toplumun da kendisinde oluşturduğu duygusal ve fikirsel tepkiyle Bradbury kısa romanına yeni sayfalar eklemeye devam eder. Şimdi elimizde tuttuğumuz romanı tamamladığında ise eserinin ismine karar vermek kalmıştır geriye. Zaman zaman değişik isimler üzerinde düşünmüştür ama içine sinmez hiçbiri. Kitabın adına nasıl karar verdiğini ise yazarın kendi cümlelerinden aktarayım:

''Ve son olarak, kitabın ismini nasıl buldum? Eh, kitaba birçok isim verdiğim oldu. Bir ara ismi 'Gece Yarısından Çok Sonra' idi. Bir süreliğine 'İtfaiyeci'ydi. Ama bu isimlerin hiçbirini beğenmedim. Sonra kendime, 'Eh, kitaplar kaç derecede tutuşup yanar?' diye sordum. Sonra UCLA' nın fizik bölümüne ve kimya bölümüne telefon ettim. Başka bir üniversiteyi aradım. Kimse bilmiyordu ve görünüşe bakılırsa kimse bu bilgiyi benim için arayıp bulamıyordu. Sonunda kafamda bir ışık yandı ve itfaiye teşkilatını aradım. 'Beni itfaiye şefine bağlayın,' dedim. Buranın, Los Angeles' ın itfaiye şefine ulaştım ve, 'Kitap kağıdı kaç derecede tutuşup yanar?' diye sordum. 'Bir saniye, hemen geliyorum,'' dedi. Geldi ve, '451 Fahrenheit,' dedi. Ben de, 'Ah, bu güzelmiş,' diye düşündüm. Bu kesinlikle güzel. Mükemmel. Sonra tersine çevirip 'Fahrenheit 451' dedim ve işte size kitabın ismi. Ve önümüzdeki birkaç yıl içinde santigrat ölçeğine geçersek büyük hayal kırıklığı yaşayacağım. ''

Önemli olan itfaiye şefinden aldığı, kağıdın 451 Fahrenheit' da tutuşacağı bilgisinin doğru veya yanlış olması değildir. Yazar Bradbury, aldığı cevap üzerine kitabının adına karar verir böylece. Bir kitap ismine karar vermek için oldukça ilginç ve espirili bir yol bence. 

Kaynak: Ray Bradbury' nin Fahrenheit 451 adlı kitabı üzerine olan sesli önsözünden. 1976.

Fahrenheit 451 adlı roman üzerine yazdığım inceleme yazısını okumak isterseniz bu yazı üstüne tıklamanız yeterli. 

Tepkin Ne?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow